İKV ile TÜRKONFED'den "Avrupa Yeşil Mutabakatı Finansman Destekleri" webinarı

Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı: "Ticaret odaları ve firmalarımıza iş birliği içinde yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüme yönelik proje üretmeleri için çağrıda bulunuyorum. IPA fonlarının yanı sıra yine aday ülke olarak AB programlarına da katılabiliyoruz" TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan: "İklim değişikliğinin yarattığı sorunların, ülkemiz için esas beka meselesini olduğunu düşünüyoruz. Bu afetlere çağın gerektirdiği dönüşümden geçerek hazırlanmalı, kamu, yerel yönetimler, özel sektör ve STK’ların da işin içinde olduğu, kapsayıcı ve katılımcı iş birliği süreçleri ile kriz senaryolarımızı oluşturmalıyız"

04 Ağustos 2021 - 15:15
– İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) İstanbul AB Bilgi Merkezi ve Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından Avrupa’nın yeşil dönüşüm gündemi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla bir webinar düzenlendi.

TÜRKONFED'den yapılan açıklamaya göre, Konrad Adenauer Stiftung ve Dünya Gazetesi iş birliğiyle gerçekleştirilen “Avrupa Yeşil Mutabakatı Finansman Destekleri” temalı etkinlikte yeşil dönüşümün bir parçası olmayı hedefleyen şirketler için öngörülen finansman destekleri ve teşvikler konusunda bilgi paylaşımı yapılırken, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın (AYM) rekabetçiliğe etkileri de tüm yönleriyle ele alındı. Açılış konuşmalarını Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve İKV Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu'nun yaptığı etkinlikte, finansman desteklerine yönelik bir panel de gerçekleştirildi.

Açıklamada webinardaki konuşmalarına yer verilen Kaymakcı, Avrupa Birliği’nin 1,1 trilyon avroluk bütçesinin yanı sıra 750 milyar avroluk bir Yeni Nesil Avrupa Fonu oluşturduğunu hatırlatarak, "750 milyar avroluk fonun yüzde 30’u yeşil, yüzde 20’si dijital dönüşüm için kullanılacak. Yani 1,8 trilyon avroluk Avrupa Birliği 2021-2027 ortak bütçesinin üçte biri yeşil dönüşüme ayrılacak. Biz de aday ülke olarak IPA fonlarından yararlanabiliyoruz. 2021-2022 dönemi için 1,3 milyar avroluk fon talep ettik.

Bu nedenle ticaret odaları ve firmalarımıza iş birliği içinde yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüme yönelik proje üretmeleri için çağrıda bulunuyorum. IPA fonlarının yanı sıra yine aday ülke olarak AB programlarına da katılabiliyoruz. Bunların arasında yer alan Ufuk Avrupa’nın, 2021-2027 döneminde 95,5 milyar avroluk bütçesi var. Kamu ve özel sektör olarak yeşil dönüşümü hızlandıracak doğru projelerle bu fondan da yararlanabiliriz. Bunların yanında Türkiye katıldığında Dijital Avrupa Programı ve LIFE Programı gibi fon sağlanabilecek programlar da mevcut." şeklinde konuştu.

Türkiye olarak AYM ile ilgili çok önemli adımlar attıklarını dile getiren Kaymakcı şu değerlendirmelerde bulundu:

"AYM sadece çevre ile ilgili değil yaşayan bir strateji. Çünkü artık yeni bir ekonomik anlayış, üretim ve istihdam modeli söz konusu. AYM’nin altında birçok strateji var. Biz de bunları inceleyerek Avrupa Yeşil Mutabakatı Eylem Planı kapsamında dokuz alan tespit ettik ve bunlarla ilgili çalışma grupları oluşturduk, 32 hedef, 81 eylem belirledik. Türkiye adil koşullarda samimiyetle Paris İklim Anlaşması’na katılmak istiyor ancak bu konuda önümüzde önemli bir engel var. Türkiye, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin Ek-1’inde yer alıyor.

Bu nedenle yeşil iklim fonuna, teknolojiye erişimimiz kısıtlanıyor. Ayrıca yine bu gerekçeyle gelişmiş ülke sayıldığımızdan, emisyon nedeniyle dünyayı daha önce çok ciddi boyutlarda kirleten ülkeler ile aynı taahhütlere girmemiz bekleniyor. Oysa ülkemizin kirletme konusundaki tarihi sorumluluğu yüzde 1’in altında. Durum böyleyken G20’deki dokuz büyük ülkenin dahi yer almadığı listede bulunmamız adil değil. Bu şekilde anlaşmayı onaylamamız ise çok büyük sorumlulukların altına girmemiz anlamına geliyor. Dolayısıyla bu konu siyasi değil. Kurumlarımızın çekinceleri karşılanmalı. Türkiye’nin Ek’1 den çıkarılması veya adil olmayan durumunun düzeltilmesi için müzakerelerimiz devam ediyor. Ancak diğer yandan Türkiye iklim değişikliği mücadelesinde kendi çalışmalarını da sürdürüyor.”


- "Dünyadaki kaynak kullanımı son 35 yılda üç kat arttı"


TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan da dünyadaki kaynak kullanımının son 35 yılda üç kat arttığına dikkati çekerek, "Ülkemizin bir tarafında sel ve buna bağlı heyelanlar yaşanırken, diğer tarafında ciğerlerimiz yanıyor. TÜRKONFED olarak, iklim değişikliğinin yarattığı sorunların, ülkemiz için esas beka meselesini olduğunu düşünüyoruz. Bu afetlere çağın gerektirdiği dönüşümden geçerek hazırlanmalı, kamu, yerel yönetimler, özel sektör ve STK’ların da işin içinde olduğu, kapsayıcı ve katılımcı iş birliği süreçleri ile kriz senaryolarımızı oluşturmalıyız." ifadelerini kullandı.

İKV Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu ise son dönemde Türkiye-AB ilişkilerinde pozitif gündem umudu belirdiğini belirterek şunları kaydetti:

" Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, insani temasların artırılması ve yüksek düzeyli diyalogların yeniden başlatılması söz konusu olabilecek. Mülteci iş birliği de artan göçler ışığında önemini devam ettiriyor. Ancak ilişkilerde en önemli konuların başında Yeşil Mutabakat geliyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı 2050 yılında Avrupa’nın ilk iklim nötr kıta olması hedefi doğrultusunda çok kapsamlı bir dönüşümü zorunlu kılıyor. Türkiye’nin en önde gelen ihracat pazarı olan AB’de üretim standartları değişirken, Sınırda Karbon Düzenlemesi gibi metotlarla ticarete yeni kurallar getiriliyor.

Sürdürülebilirlik raporlaması, karbon ayak izinin azaltılması gibi hedeflerle uyumlu olarak finansman kaynakları da Yeşil Mutabakat hedefleri ile uyumlu olarak kullandırılacak. Dolayısıyla tüm işletmeler yeşil dönüşüme uyum sağlamak zorunda. Bu dönüşümün nasıl finanse edileceği de kritik bir konu ve burada kaynaklara nasıl ve hangi koşullarda ulaşabileceğimizi iyi bilmemiz gerekiyor. TÜRKONFED ile birlikte düzenlediğimiz bu webinar ile bu kritik konuya eğiliyoruz.”